Rektör Budak, “ Nevruz, kültürümüzün önemli bir tarihi zenginliğidir”
EÜ’den Uluslararası Panel: “Türk Dünyasının Ortak Değeri Nevruz”
Rektör Budak, “ Nevruz, kültürümüzün önemli bir tarihi zenginliğidir”
Ege Üniversitesi (EÜ)Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü tarafından düzenlenen uluslararası katılımlı nevruz panelinde konuşan Rektör Budak, “ Tarihiyle, coğrafyasıyla, gelenek ve görenekleriyle nevruzu yaşamak, yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak hepimizin görevi olmalıdır. Ege Üniversitesi olarak, Türk Dünyası Araştırmaları Enstitümüzün alanında yetkinliği ve konuya dair hassasiyeti sayesinde üniversitemizde bu değerleri yaşatıyor, genç nesillerimize manevi zenginliklerimizi, bizi biz yapan değerleri aktarma fırsatı buluyoruz” dedi.
Ege Üniversitesi (EÜ)Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü tarafından baharın müjdecisi, “Nevruz” dolayısıyla “Türk Dünyasının Ortak Değeri Nevruz” konulu panel düzenlendi. Panelin açılış konuşmalarını Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak yaptı.
Nevruz Bayramının dünyanın en eski barış ve dostluk bayramlarından olduğunu ifade eden Rektör Budak, “Baharın gelişi ve doğanın canlanmasını müjdeleyen Nevruz; kültürümüzün önemli bir tarihi zenginliğidir. Orta Asya’dan Balkanlara, Ortadoğu’dan Anadolu’ya kadar uzanan geniş bir coğrafyada Türk Dünyası, binlerce yıldır aynı coşkuyla bu anlamlı günü kutlamaya devam ediyor. Her kültür, kutlamalarını farklı gelenekler etrafında yapsa da Nevruz, tüm Türk dünyasını, sevgi, saygı, hoşgörü ve kardeşlik değerleri etrafında birleştiriyor. Bu anlamda bir hoşgörü günü olarak da tanımlayabileceğimiz bu gün, aynı zamanda bolluğun ve bereketin sembolüdür. Nevruz bayramının temsil ettiği tüm bu değerlerin bilincinde olmalı; bu geleneği, değerlerine uygun bir şekilde geleceğe taşımalıyız” diye konuştu.
“Milli değerlerimize sahip çıkmalıyız”
Kültürün, bir milletin yaşam biçimini ifade ettiğini vurgulayan Rektör Budak, “Milletlerin birliklerinin korunması ise o milleti tanımlayan kültürel değerlere bağlılık ile mümkündür. Bizler de kültürümüzde önemli bir yer teşkil eden bu bayramı nesilden nesile aktarmalı; milli değerlerimizi yansıtan ve yaşatan geleneklerimize sahip çıkmalıyız. Tarihiyle, coğrafyasıyla, gelenek ve görenekleriyle nevruzu yaşamak, yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak hepimizin görevi olmalıdır. Ege Üniversitesi olarak, Türk Dünyası Araştırmaları Enstitümüzün alanında yetkinliği ve konuya dair hassasiyeti sayesinde üniversitemizde bu değerleri yaşatıyor, genç nesillerimize manevi zenginliklerimizi, bizi biz yapan değerleri aktarma fırsatı buluyoruz. Bu nedenle enstitümüze, bu yöndeki çabalarından dolayı teşekkür etmek istiyorum. Bugün bir araya geldiğimiz bu etkinlikte, ülkemizin yanı sıra Kazakistan, Özbekistan ve Azerbaycan’dan değerli bilim insanlarının paylaşımlarını dinleyecek olmaktan dolayı büyük bir mutluluk duyuyoruz. Bilim insanlarının ortak değerlerimize birlikte sahip çıkmak adına bu tür etkinliklerde bir araya gelmesini, hem değerlerimizi yaşatmak hem de bağlarımızı kuvvetlendirmek açısından çok kıymetli buluyorum. Bu duygu ve düşüncelerle, etkinliğe katkı sağlayan tüm katılımcıları kutluyorum. Baharın müjdecisi Nevruz’un sevgi, kardeşlik ve hoşgörü duygularının güçlenmesine vesile olmasını diliyor; tüm milletimizin Nevruz Bayramını en içten dileklerimle kutluyorum” dedi.
“Nevruz Türklüğün ve Türklerin bayramıdır”
EÜ Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Nadim Macit ise, “Sayın Rektörümüzün göreve gelmesinin ardından üniversitemizde nevruz kutlamaları geniş tabanlı yapılmaya başladı. Biz de Nevruz Bayramı’nın tüm ritüellerini yerine getirerek üniversitemizde ortak bir şuurun ve bilincin oluşmasına Rektörümüz öncülüğünde katkı sağladık. Nevruz; baharın gelişini kutladığımız, Türklüğün ve Türklerin bayramıdır. Gönüllerin sultanıdır. Maalesef bu yıl pandemi nedeniyle çevrimiçi olarak bu bayramı kutlamak durumundayız. Bizlere katkı sağlayacak uluslararası bilim adamlarıyla nevruz bayramını akademik yönden konuşacağız. İstiklal Marşımızın kabulü ve Çanakkale Zaferinin yıl dönümleri gibi milletimiz için önemli hatıraları olan günlerden geçiyoruz. Bu vesile ile tüm şehitlerimizi rahmetle anıyoruz” diye konuştu.
Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Nadim Macit’in moderatörlüğünü yaptı panelde; Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü öğretim üyesi Prof. Dr. Alimcan İnayet, Akdeniz Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretim üyesi Dr. Lazzat Urakova Yanç, Ali Şir Nevaî Taşkent Devlet Üniversitesi Özbek Dili ve Edebiyatı öğretim görevlisi Dr. Sabohat Bozorova ve Azerbaycan halkbilimcisi ve gazeteci Ali Şamil, Türk dünyasında nevruzun önemi ve kutlanışı hakkında bilgiler verdi.