Rektör Budak “Rusya, ülkemizin en önemli dış ticaret ortaklarından birisi”
EÜ’den “II. Uluslararası Sovyet Sonrası Türkiye-Rusya İlişkileri Sempozyumu”
Rektör Budak “Rusya, ülkemizin en önemli dış ticaret ortaklarından birisi”
Ege Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü (TDAE) tarafından “II. Uluslararası Sovyet Sonrası Türkiye-Rusya İlişkileri Sempozyumu” düzenlendi. Çevrimiçi düzenlenen sempozyuma Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, TDAE Müdürü Prof. Dr. Nadim Macit ile Türkiye’den ve çeşitli ülkelerden alanında uzman pek çok akademisyen katıldı.
Sempoyumda yaptığı konuşmada Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkilerin köklü bir geçmişe dayandığını söyleyen Rektör Prof. Dr. Necdet Budak, “Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından ülkemiz ile Rusya arasında yeni iş birliği imkânları ortaya çıkmıştır. Bu süreçte özellikle ekonomik alanda hızla artan iş birliği, 1992 yılında Karadeniz sahildar devletleri ve Kafkasya Cumhuriyetlerinin katılımı ile ‘Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü’nün kurulmasıyla sonuçlanmıştır. Günümüzde ise Türkiye – Rusya ilişkilerinde Suriye, Libya, Ukrayna, Azerbaycan-Ermenistan, Güney Kafkasya, Kıbrıs-Doğu Akdeniz krizleri gibi bir takım pürüzler mevcut. Öte yandan bu pürüzlere rağmen iki ülke arasında çeşitli alanlarda iş birliklerinin sürdürüldüğüne ve geliştirildiğine de tanık oluyoruz. Özellikle enerji, ülkemiz ile Rusya arasındaki ilişkilerin en önemli unsurlarından birini teşkil ediyor. Bugün Rusya, özellikle enerji tedarikinde olmak üzere, ülkemizin en önemli dış ticaret ortaklarından birisidir. Yürürlüğe giren Akkuyu Nükleer Santrali ve TürkAkım projeleri de, bu ortaklığın değerli çıktıları arasında yer alıyor” diye konuştu.
İki ülke arasındaki akademik iş birliğinin de geliştirilmesi gerektiğine vurgu yapan Rektör Budak, “Tarihi dinamikler ve güncel gelişmeler; ülkemiz ve Rusya arasında geçmişten bu yana var olan rekabetin çok yönlü iş birliğine dönüşmesinin, her iki ülke çıkarları açısından önemini açıkça gösteriyor. Dolayısıyla akademi camiasında da bu tür çok yönlü iş birliği alanlarının araştırılması, iki ülke akademisyenleri arasındaki ortak çalışma ve projelerin geliştirilmesi gerekmektedir. Bugün bir araya geldiğimiz bu sempozyumun da hem bilim dünyası hem de ülkemiz dış politikası bakımından son derece değerli olduğunu düşünüyorum” dedi.
“Türkiye ve Rusya devlet geleneğine sahip iki önemli güç”
EÜ Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Nadim Macit ise “Türkiye ve Rusya devlet geleneğine sahip olan; sosyal, ekonomik ve siyasal alanlarda küresel ve bölgesel kapsamda boy gösteren iki büyük güçtür. Tarihin farklı safhalarında aynı ve karşıt cephelerde yer alan bu iki gücün birbirleriyle olan ilişkileri yüzyıllar öncesine dayanmaktadır. Bu ilişkiler sonucunda oluşan kırılmalar ve buluşmalar, jeopolitik ve jeostratejik paradigmaların yıkılmasına yahut yeniden inşasına sebep olmuştur ve olmaktadır. Sadece bu paradigma kırılmalarından hareketle dahi Türkiye ve Rusya’nın gelecekte yaşayacağı ikili ilişkilerin büyük önem arz edeceğini öngörmek mümkündür” diye konuştu. Prof. Dr. Macit, Türkiye ve Rusya ilişkilerinin merkezinde yer alan meselelere değinerek uluslararası ilişkiler konusunda çalışma yapan araştırmacıları konuya hassasiyetle yaklaşmalarını tavsiye etti.
“İki devlet çağdaş dünyada giderek aktif rol oynayacak”
Sempozyumda konuşan Ege Üniversitesi İktisadi ve İdarî Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aydın İbrahimov ise, “Çağdaş dünyada Türkiye ve Rusya’nın giderek daha aktif rol oynayacağı açıkça görülmektedir. Hem ekonomide hem siyasette bu işbirliği günden güne artmaktadır. Bu bakımdan bilim insanlarının bu yöndeki düşüncelerini paylaşması her açıdan büyük önem arz etmektedir” dedi.
Konuşmaların ardından Türkiye, Rusya, Ukrayna, Azerbaycan, Kosova, Gürcistan, Hindistan, ABD gibi ülkelerden konunun uzmanı pek çok akademisyen, Türkiye-Rusya ilişkilerini farklı perspektiflerden değerlendirerek katılımcıları bilgilendirdiler.