Rektör Budak, “15 Temmuz’u yaşandı bitti olarak görmemeliyiz, unutmamalı ve unutturmamalıyız”
EÜ’den “Teo-Politik Tahriften Seküler Uyduluğa: 15 Temmuz Paneli”
Rektör Budak, “15 Temmuz’u yaşandı bitti olarak görmemeliyiz, unutmamalı ve unutturmamalıyız”
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı koordinasyonunda “Türkiye Aşkına” temasıyla gerçekleştirilen 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü etkinlikleri kapsamında Ege Üniversitesi Rektörlüğü tarafından panel gerçekleştirildi. EÜ Prof. Dr. Yusuf Vardar MÖTBE Kültür Merkezinde, moderatörlüğünü EÜ Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Nadim Macit’in yaptığı, “Teo-Politik Tahriften Seküler Uyduluğa: 15 Temmuz Paneli” düzenlendi. Panele, EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Cemil Gürgün, Prof. Dr. Hakan Atılgan, Prof. Dr. Mehmet Ersan, EÜ Senato Üyeleri, akademisyenler ve öğrenciler katıldı. Panelde Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyeleri Prof. Dr. Himmet Konur ve Dr. Abdülkadir Palabıyık’ın konuşmacı olarak yer aldı.
Programın açılışında konuşan Rektör Prof. Dr. Budak, “Türk milleti köklü bir millet. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurucusu olduğu Türkiye Cumhuriyeti Devleti demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletidir. Biz bayrağımızı çok seviyoruz. O nedenle de şu anda bulunduğumuz görevde en büyük sorumluluğumuz 81 ilden gelen öğrencilerimizin öğrenci odaklılık kapsamında kaliteli eğitim almalarını sağlamak ve güvende olduklarını hissettirmek. Bu bakış açısıyla hareket ederek, öğrencilerimizin bu tür ağlara düşmemelerini sağlamak için elimizden gelen gayreti sarf ettik ve sarf etmeyi sürdürüyoruz. 61 bine yakın öğrencilerimizin 33 bini öğrenci topluluklarına üye oldu. Öğrenci odaklılık kapsamında 80’e yakın uygulamamız var. Bunlar içinde özellikle rektör öğrenci arasındaki bütün o sınırları kaldırdık. 15 Temmuz’u yaşandı bitti olarak görmemeliyiz, unutmamalı ve bu bilinçle hareket etmeliyiz. Bizler, bayrak, vatan ve demokrasi sevgimizi önemli bir motivasyon, bir dinamizm kaynağı olarak temel alıyoruz. Buradan hareketle üniversitemiz için gece gündüz çalışmaya devam edeceğiz. Vatanımız için mücadele eden tüm şehitlerimizin ruhları için çalışmalıyız. 15 Temmuz Demokrasi Zaferi’nin 6. yıl dönümünde bir kez daha şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyor, kahraman gazilerimize şükranlarımı sunuyorum” dedi.
“15 Temmuz’u hafızamızda diri tutmalıyız”
Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Himmet Konur, “Tarihten Günümüze Örneklerle, Darbeye Giden Yolda Din İstismarının Alt Yapı Unsurları” konulu bir sunum gerçekleştirdi. Prof. Dr. Himmet Konur, “15 Temmuz 2016’da yaşanan hain darbe girişimi millet olarak bize büyük faturalar ödetti. Maddi ve manevi pek çok kayıplar verdirtti. Gazi meclisimiz bombalandı, devletimizin bütünlüğüne, milletimizin birliğine ve demokrasimize kastedildi. Yüzlerce kardeşimiz şehit ve binlerce vatandaşımız gazi oldu. Bu darbe girişiminin baş aktörleri uzun yıllar dini değerleri istismar ederek taraftar edindi. Maddi ve manevi güç devşirdi ve sonunda darbeye cüret etti. Bir daha aynı faturayı ödememek için yaşananları hafızamızda diri tutmak ve gerekli tedbirleri almak mecburiyetindeyiz. Bu yolda mesafe kat etmeye çalışan oluşumlara karşı canlı ve güçlü bir bilince sahip olmak mecburiyetindeyiz. 15 Temmuz hain darbe girişimine giden yolda en çok istismar edilen yüce dinimiz olmuştur. Tabii istismar edileceği gerekçesiyle de hiçbir değerimizden vazgeçmemeliyiz. Kökü, geleneği ve usulü belli olmayan yeni dini hareketlere de dikkat edilmelidir” dedi.
Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Abdülkadir Palabıyık ise “Dini değerleri istismar açısından FETÖ” konulu sunumunda dini değerlere yönelik yapılan istismarlara değindi. Dr. Palabıyık, “Allah’ı, dini değerleri, ibadetleri ve Kuranı Kerim’i istismar ettiler. Milletimize ulvi duygulardan bahsettiğinizde inanırlar. Allah’ı istismar etmek de, milletimizin gözünü boyamada ciddi bir unsur olarak kullanıldı. Özellikle dini ibadetlerin yapılış biçimini normal yolundan ve rayından çıkartıp istismar ettiler. Gençlerimizi ümmet ve millet bütünlüğünden uzaklaştırıp cemaat kategorisinde sıkıştırdılar. Tarihin tekerrür etmemesi için bunlardan ders alınarak tedbirli olunması gerekiyor. Dinin gerçek akıl ve bilim ve bilgi süzgecinden geçirip sorgulama yapmadan insanlara aktarmanın önüne geçilmesi gerekiyor” diye konuştu.
“15 Temmuz güncel siyasetin üzerindedir. Ciddiye alınması gereken bir konudur”
Panelin moderatörlüğünü üstlenen Prof. Dr. Nadim Macit “Bugün milletimiz ve milletimizin geleceği için önemli bir gün. Bu mesele hiç şüphesiz güncel siyasetin üzerinde milletimizin geleceğiyle ilgili bir meseledir. Hem konu itibariyle hem de bu meselenin benimsenmesi açısından ciddiye alınması gereken bir konudur. 15 Temmuz, uluslararası din desenli terör örgütün darbe teşebbüsüne karşı milletin demokrasi direnişinin tarihidir. Devlet ve millet müdafaasında hayatını ortaya koyan şehitlerinizi rahmetle ve minnetle anıyor, gazileri de şükranla yad ediyorum “dedi. Ayrıca Prof. Dr. Macit, “Örgütün Yönetimi ve Örgüt İçi Eğitim” başlığı altında sunum yaptı. Örgütün özel, mahrem kurumlar olarak adlandırdığı TSK, MİT, Yargı, Emniyet ve Mülkiye gibi kurumlara sızma yöntemi, eylem planı, örgüt içi eğitim ağı hakkında bilgiler verdi. Prof. Dr. Macit sunumunda örgütün hiyerarşik yapısı, özel hizmet birimleri ve Türkiye imamına bağlı olarak oluşturulan hareket planı ve örgüt içi eğitim faaliyeti ile kavramsal sistemi tahlil etti.
Panel sonrası Rektör Budak ve katılımcılar EÜ Edebiyat Fakültesi ve EÜ Sürekli Eğitim Merkezinin hazırladığı “15 Temmuz Demokrasi Şehitlerini Anma Sergisi”ni gezdi. Sergi sonrası Rektör Budak, şehitler anısına dökülen lokma hayrına da katıldı.
