Kampüsün patili dostları Egeli gençleri dört gözle bekliyor

Egeli hayvanseverler can dostlarını unutmadı

 Ege Üniversitesi kampüsünde yaşamlarını sürdüren kedi, köpek ve kuşlar 4 Ekim Dünya Hayvanları Koruma Gününde de unutulmadı. Egeli hayvanseverler, kampüsün çeşitli noktalarında bulunan kedi, köpek ve kuş evlerini ziyaret ederek mama ve kuşyemi bıraktı. Kampüsün patili dostları, akademik yılın açılmasıyla birlikte Egeli öğrencilerle buluşacakları günleri dört gözle bekliyor.

Dört mevsim yeşil ekosistemi, anıt ağaçları,  fauna ve florası ile ülkemizin en güzel kampüslerinden birine sahip olan Ege Üniversitesi, sokak hayvanlarına yönelik hayata geçirdiği proje ve uygulamalarla dikkat çekiyor. EÜ Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı bünyesinde faaliyetlerini sürdüren Hayvan Hakları Topluluğu da kampüs ve çevresindeki yüzlerce hayvanın beslenme, barınma, tedavi, sahiplendirme ve kısırlaştırma gibi temel yaşam ihtiyaçlarını karşılarken; yürüttüğü projeler ile öğrencilere farkındalık kazandırıyor.

 Göreve geldiği günden itibaren Hayvan Hakları Topluluğu ile yakından ilgilenerek, faaliyetlerine aktif katılım gösteren Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, topluluğa her türlü desteği vererek sokak hayvanlarına yönelik gerçekleştirilen çalışmalara öncülük ediyor. Yeniden başlayacak olan yüz yüze eğitim ve öğretim döneminde de sokak hayvanlarına yönelik farkındalık oluşturacak nitelikte sosyal sorumluk projeleri hazırlayarak, çalışmalara aralıksız devam edeceklerini belirten Rektör Budak, “Kampüsümüzün hemen hemen her alanına, her karışına dokunarak önemli çalışmalar yürüttük. Hayata geçirdiğimiz projelerimizde can dostlarımızı göz önüne alarak çeşitli düzenlemeler yaptık. Üniversitemiz kampüsündeki hayvanların tedavi ve tedavi sonrası bakımlarının yapılabilmesi amacıyla Tedavi İstasyonunu kurduk. Sokak hayvanlarının temel yaşam ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik önemli sosyal sorumluluk projeleri yürüttük. Ana ve Hastane kampüsümüzün pek çok noktasına hem barınma, hem de beslenme ihtiyacına yönelik kedi ve köpek evleri, mama kapları yerleştirdik.   Hayvan Hakları Topluluğu üyeleri ve Egeli hayvanseverler ile birlikte koronavirüs salgını nedeniyle yüz yüze eğitime ara verilen dönemde de aralıksız mama desteği sağladık. Şunu rahatlıkla ifade etmek isterim ki,  artık zengin habitatı, faunası, florası, patili dostlarla iç içe,  adeta doğal bir botanik bahçesini andıran, doğa harikası çok özel bir Ege Üniversitesi kampüsü var. Önümüzdeki süreçte de sokak hayvanlarına yönelik farkındalık oluşturacak sosyal sorumluk projeleri hazırlayarak, çalışmalarımıza aralıksız devam edeceğiz” diye konuştu.

“Salgın sürecinde de faaliyetlerimizi sürdürdük”

         Hayvan Hakları Topluluğu Danışman Hocası Dr. Öğr. Üyesi Coşkun Harmanşah ise topluluğun kurulduğu günden bu yana önemli ve anlamlı projeler yürüttüklerini, yeni eğitim ve öğretim döneminde de örnek olacak projeler gerçekleştirmeyi planladıklarını belirtti. Ege Üniversitesinde topluluğa gönüllü olarak katılım gösteren pek çok öğrenci ve çalışan olduğunu söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Harmanşah, “Genel yapılanmamızı gönüllülük esası ile katılım gösteren öğrenci, personel ve akademisyenlerden oluşan 3 grup altında oluşturduk. Topyekûn organize olarak, kampüsümüz ve çevresindeki tüm hayvanların beslenme, barınma, tedavi, sahiplendirilme ve kısırlaştırma gibi temel yaşam ihtiyaçlarını karşılamayı sorumluluk edindik. Covid-19 pandemi sürecinde alınan sağlık önlemleri nedeniyle sayımız azaldığından, çalışmalarımızı burada ikamet eden öğrencilerimiz ve çalışanlarımızdan kurduğumuz ekipler ile birlikte sürdürdük. Süreç boyunca kampüsümüzü yalnız bırakmadık. Başlamak üzere olduğumuz yeni eğitim ve öğretim dönemi için diğer EÜ toplulukları gibi, biz de Hayvan Hakları Topluluğu olarak stant açtık. Üniversite ailemize yeni katılan öğrencilerimizle tanışarak, onlara topluluğumuz hakkında bilgi aktardık. Mevcut üyelerimiz ve ailemizi genişleten yeni gönüllülerimiz ile birlikte yalnızca İzmir’e değil; tüm Türkiye’ye örnek olacak projeler gerçekleştirmeyi hedef edindik. Gerçek bir hayvansever olan Rektörümüz Prof. Dr. Necdet Budak, bu zorlu süreçte desteğini bizlerden hiç esirgemedi. Rektörümüz faaliyetlerimizle yakından ilgilendi ve birçok kez bizzat katılım sağladı. EÜ Hayvan Hakları Topluluğu olarak, hassasiyeti ve desteklerinden ötürü Rektör Prof. Dr. Necdet Budak’a teşekkürlerimizi sunuyoruz” dedi.

“EN’PATİ ve Patigar projeleri ile sesimizi duyurduk”

Gönüllüler olarak çalışmalarını hiçbir koşulda aksatmadan sürdürdüklerini ifade eden EÜ Hayvan Hakları Topluluğu üyesi Baki Tilgen, “Kampüs içindeki tüm faaliyetlerimizi titizlikle sürdürüyoruz. Öğrencilerden akademisyenlere, personelden mezunlara kadar gönüllülük esası ile ilerliyoruz. Geçtiğimiz yıl İzmir’de yaşanan üzücü deprem sürecinde büyük ses getiren bir proje hazırlanmıştık. Bu, “EN’PATİ (Enkazdaki Patilere Destek Projesi)” adlı ve EÜ koordinatörlüğünde, 4 üniversite ortaklığında gerçekleştirilen bir projeydi. Ege Üniversitesi başta olmak üzere; toplam 4 üniversite olarak aktif bir şekilde faaliyet gösterdik. Özellikle sosyal medyayı aktif olarak kullanarak, takipçilerimiz aracılığıyla çağrılarımızı duyurduk. Toplamda 2 tona yakın mama, çok sayıda battaniye, kedi kulübeleri ve daha birçok temel ihtiyaçları bu çağrılarımız aracılığıyla topladık. En önemlisi bize kulak vermek ve destek olmak isteyen insanları bir araya topladık. Ne yazık ki pandemi döneminin dezavantajlarını da yaşıyor olmamıza rağmen; tüm beslenme, bakım ve tedavi faaliyetlerini aksatmadan sürdürdük” dedi.

Çalışmaların yalnızca kampüs ile sınırlı tutulmadığına dikkat çeken Tilgen, “Gözlemlerimiz sonucu karşılaştığımız ihtiyaçlar neticesinde halen varlığını sürdürdüğümüz ‘Patigar’ projemizi hayata geçirdik. Bu çalışmalarımız için beslenme kaynaklarımızdan olan kumbaraları oluşturduk. Sosyal medya hesaplarımızdaki linkler aracılığıyla kumbaralarımıza bağış yapıldığında, bize mama olarak dönüş yapmaya başladı. Ayrıca tedavi süreçlerini kliniklerin ardından kampüsümüzde takip ettiğimiz canlar için konteyner gibi ihtiyaçlarımız doğdu. Bu ihtiyaçlarımız rektörlüğümüz tarafından temin edildiğinde, süreci her anlamda kolaylaştırdık ve dostlarımızın bakımını daha sağlıklı bir şekilde sürdürebilir hale geldik.  Tüm projelerimizde olduğu gibi, bu projemizde de üniversitemiz ve mensuplarından büyük destek görerek, Egeli olmanın ayrıcalığını bir kez daha tattık. Bu nedenle bizlerden desteğini esirgemeyen üniversite ailemize çok teşekkür ediyoruz” diye konuştu.