Ayvaz, “Tersaneler ve gemi söküm tesislerinde atık yönetimi çok iyi planlanmalı”
ÇEVMER’den “Tersaneler ve Gemi Söküm Tesislerinde Oluşan Kirleticilerin Çevre ve İnsan Sağlığına Etkileri” Semineri
Ayvaz, “Tersaneler ve gemi söküm tesislerinde atık yönetimi çok iyi planlanmalı”
Pelin Yeşil- Simge Arıcan
Ege Üniversitesi Çevre Sorunları Uygulama ve Araştırma Merkezi (ÇEVMER) tarafından “Tersaneler ve Gemi Söküm Tesislerinde Oluşan Kirleticilerin Çevre ve İnsan Sağlığına Etkileri” konulu online seminer gerçekleştirildi. Moderatörlüğünü ÇEVMER Müdürü Prof. Dr. Dinçer Ayaz’ın yaptığı semineri Çevre Mühendisi Zerin Ayvaz verdi.
Çevre Mühendisi Ayvaz, sunumunda tersaneler ve gemi söküm tesislerinde yapılan iş sürecinde ortaya çıkan çevresel kirleticileri ve etkilerine, oluşan tehlikeli atık türleri ve atık kodu listesine, tersaneler ve gemi söküm tesislerinde mevzuat, sözleşme ve standartlara değindi. Tersaneler ve gemi söküm tesislerinde yürütülen faaliyetlerden kaynaklı çevresel ortamda ortaya çıkan katı sıvı gaz formunda kirleticilerin doğrudan veya dolaylı olarak bulundukları karasal alanda ve deniz ortamında çeşitli zararlara yol açtığını, insan ve çevre sağlığını olumsuz etkilediğini belirten Çevre Mühendisi Ayvaz, “Oluşan farklı türlerdeki atık ve kirleticilerin proses sürecinde kaynağında azaltılması veya ortadan kaldırılması ekosistemin korunması aşamasında önemli noktalardandır. Bu tesislerin gerek tersanelerde gerek geri dönüşüm tesislerinin projelendirilmesinde özellikle işletme aşamasında oluşacak emisyonlarda bunların ortadan kaldırılmasına yönelik alt yapı tasarımlarının dikkate alınması gerekiyor” dedi.
“Tehlikeli atık yönetim planı mutlaka tersanelerde bulunmalı”
Tersanecilik endüstrisinin enerji talebi yüksek ve çevre üzerinde önemli etkileri olan malzeme ve imalat süreçlerine sahip bir sektör olduğunu ifade eden Ayvaz, “Gemi söküm ve ön yüzey işlemesinde organik çözücüler, vernikler, yağlar, kirletici gaz emisyonları, demir toz ve parçacık atıkları gibi birçok zararlı atık mevcut. Çevre Bakanlığı’nın atık yönetimi yönetmeliği kapsamındaki belirlenen atık kodlarında farklı atık kaynağına yönelik tehlikeli atık listeleri var. Tehlikeli atık yönetim planı mutlaka hem tersanelerde hem de gemi söküm tesislerinde olmalıdır. Bu atıkların kaynağından lisans depolamasına kadar geri dönüşüm ve bertaraf tesisleri anlaşma yapılıp bir an önce oluştukları alandan uygun depolama yöntemleriyle ayrıştırılması gerekmektedir” diye konuştu.
Tersaneler ve gemi söküm tesislerinde yapılan iş sürecinde ortaya çıkan çevresel kirleticileri ve etkilerine değinen Ayvaz, “Hava kirliliğinden kaynaklı hastalıklar, ağır metallerin sebep olduğu cilt ve solunum hastalıkları, arazi kullanımındaki değişiklerinden kaynaklı ekonomik etkiler ve liman sahasında gece çalışılması durumunda oluşacak gürültü gibi birçok olumsuz çevresel etkileri vardır. Bunların yanı sıra sinsi ve ağır ilerleyen asbestos hastalığını tersane işlerinde ortaya çıkıyor” dedi.
Gemi söküm tesislerinin yoğunlaşmış olduğu ülkelerdeki uygulamaların uluslararası mevzuat ve standartlara uygun yapılmayışı bu tesislerde ciddi olayların meydana gelmesine yol açtığını vurgulayan Ayvaz, son yıllarda kamuoyu ve çevre bilincinin de gelişmesiyle söküme gelen gemilerin taşıdıkları atıkların daha kolay takip edilebilir olduğunu ve bu sorunların daha fazla tepki çeker hale geldiğini bu yüzden uluslararası çözüm arayışlarının da arttığını belirtti.
Seminer sonunda Ayvaz, katılımcıların sorularını cevapladı.