Yönetmen Turhan, “ Dijital platformlar sinemanın ikinci altın çağını getirebilir”
“Diyalog” film ekibi Egeli öğrencilerle buluştu
Yönetmen Turhan, “ Dijital platformlar sinemanın ikinci altın çağını getirebilir”
Haber: Simge Arıcan – Pelin Yeşil
Fotoğraf: Simgenur Karabacak – Ömer Özsağlamlar
Diyalog filmi ekibi, Ege Üniversitesi (EÜ) İletişim Fakültesi akademisyen ve öğrencileri ile bir araya geldi. İletişim Fakültesi Konferans Salonunda gerçekleştirilen söyleşinin moderatörlüğünü Radyo Televizyon ve Sinema Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Lale Kabadayı yaptı. Fakülte Dekanı Prof. Dr. Dilek Takımcı’nın da katıldığı söyleşiye konuşmacı olarak filmin yönetmeni Ali Tansu Turhan, yardımcı yönetmen Osman Sarp Altay ve başrol oyuncusu Ushan Çakır katıldı. Film ekibi söyleşiden önce fakülte yönetimi ve akademisyenleri ile İletişim Fakültesi Toplantı Salonunda bir araya gelerek fikir alış verişinde bulundu.
Söyleşide yaptığı konuşmada fakültenin öğrenciler için sağladığı imkânlardan bahseden İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Dilek Takımcı, “Fakültemizde Ege Ajans’ın, EÜTV’nin ve Radyo Ege Kampüs’ün bağlı olduğu Medya Uygulama ve Araştırma Merkezimiz var. Öğrencilerimiz bu uygulama alanlarında kendilerini geliştirebiliyor. Sektör için ara ve üst eleman yetiştiriyoruz. Öğrencilerimiz oralarda hem teorik hem de pratik bilgi birikimi sağlayabiliyor. Sektörün önemli isimlerini bu tür etkinliklerde öğrencilerimizle buluşturarak deneyimlerini dinleme fırsatı buluyoruz” diye konuştu.
“Diyalog’da iletişimsizlik sorununu ele aldık”
Öğrencilerin ve hocaların uygulamalı eğitim sürecini birlikte yürütmesinin öneminden bahseden Yönetmen Ali Tansu Turhan, “Benim üniversite yıllarımda böyle imkânlar yoktu. Fakültede öğrencilere böyle bir imkân tanınması beni çok sevindirdi. Ayrıca akademisyenlere sinemada üretim zorunlu tutulmalı. Çünkü onların da işin içinde olması öğrenciler için daha verimli oluyor” dedi.
Diyalog filminin konusundan bahseden Yönetmen Turhan, “Film, bir tanışma hikâyesini anlatıyor. ‘Diyalog’, ‘İlişki’ ve ‘Temas’ üçlemesinin ilk filmi. Diyalog’da iki kişinin en ilkel haliyle birbirini görerek tanıştığı ve çevresel faktörlerin olmadığı bir alanda gerçekleştirdikleri iletişim anlatılıyor. Biz, Diyalog filmini tasarlarken çağımızın sorunu olan iletişimsizlik sorununu ele aldık. Bu iletişimsizliğin kişinin kendisini ifade etmemesinden değil; sürekli kendimizi ifade etmekten dolayı dinlemeyi unuttuğumuzdan kaynaklandığını düşünüyorum. Çünkü ağzımız açık olmasa bile bir şekilde sürekli konuşuyoruz. Diyalog filminde dinlemek belki de konuşmaktan daha önemli bir yere geldi. Çünkü anlattığınız şey, karşı taraf ne anlıyorsa o kadarla sınırlıdır. Emin olduğum bir konuda film çekmektense, sorguladığım bir konunun filmini çekmek istedim” diye konuştu.
“Büyük emek ve zaman gerektiriyor”
Filmde uyguladıkları sanat filmi yapı modelinden bahseden Turhan, “Sanat filmi modeli, yeterli ekonomik pasta payına sahip olmadığı için fonlar tarafından gerçekleştirilen bir üretim biçimi. Yerli sanat filmi üretimi oryantalist bir bakış açısı içinde olması gerekiyor. Bu oryantalist bakış açısı aslında Avrupa’nın bize dayattığı bizim de yurt içinde kabul ettiğimiz daha çok kilim filmi diyebileceğimiz köy taşra bölgelerindeki olanaksızlığı anlatan bir senaryo biçimi. Ancak, bu üretim modelinin sıkıntıları da var. Fon süreci çok fazla zaman istiyor. Senaryo aşamasından film setine girene kadar neredeyse iki üç yıl sürüyor. Bu, çok yıpratıcı olabilir. Bu üretim ve bu talep kabul görür; özgün, çeşitli ve bireysel hikâyelerde üretimler gerçekleşirse, o zaman sanat sinemasının gösterildiği salonları doldurabiliriz. Çünkü herkes dijital platformların sinemayı öldüreceğini düşünüyor. Ama aksine dijital platformlar sinemanın ikinci altın çağını getirebilir. Sinema salonlarını dolduran ana akım filmler buralardan ayaklarını çektikten sonra iyice boşalmaya başlayacak. Eğer sanat sineması üreticileri o zamana kadar belli bir kemik kitle yaratabilirse o zaman bu sinema salonlarında da yeni bir devir açılacak. O devri biz alabilirsek belki sinemaların sayısı azalacak ama çok daha bilinçli ve kemik seyircilere kalacak” dedi.
Söyleşinin sonunda katılımcıların sorularının cevaplanmasının ardından Dekan Prof. Dr. Takımcı, film ekibine fakültenin uygulama alanlarını tanıttı.