Egeli akademisyenlerden Parkinson hastalığına ışık tutacak proje
Gen Susturma (Nakavt) yöntemi Parkinson hastalığının tedavisinde yeni yaklaşımlara katkı sağlayabilir mi?
Egeli akademisyenlerden Parkinson hastalığına ışık tutacak proje
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Histoloji ve Embriyoloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Altuğ Yavaşoğlu ve ekibinin “Deneysel Parkinson Hastalığı Modelinde PCAF Gen Nakavtının Nörodejenerasyonla İlişkili Süreçler Üzerine Etkileri” başlıklı projesi Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) tarafından Ar-Ge proje çağrısı kapsamında kabul edildi. Proje, Parkinson hastalığının ortaya çıkışında etkili moleküler mekanizmaların anlaşılmasına katkı sağlayacak.
Proje ekibini tebrik eden Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, “Üniversitemiz akademisyenleri geliştirdikleri projelerle topluma fayda sağlamaya devam ediyor. Prof. Dr. Yavaşoğlu ve ekibinin Parkinson hastalığına yönelik yaptıkları çalışmalar bu hastalığın nedenlerine ışık tutacak. Prof. Dr. Yavaşoğlu ve ekibini tebrik ediyor, çalışmalarında başarılar diliyorum” dedi.
Dünya Sağlık Örgütünün 2022 verilerine göre dünya genelinde yaklaşık 8,5 milyon kişinin Parkinson hastalığından etkilendiğini ifade eden Prof. Dr. Yavaşoğlu, “Parkinson hastalığı, hareketlerde yavaşlama, el ve ayaklarda istemsiz titreme, vücudun hafifçe öne doğru eğilmesi gibi semptomlarla kendini belli eden nörodejeneratif bir hastalıktır. Beynin substantia nigra (siyah çekirdek) olarak isimlendirilen bölgesindeki dopamin üretiminden sorumlu hücrelerin kaybına bağlı olarak ortaya çıkan bu hastalık üzerine yapılan çalışmalar, yaş ve genetik faktörlerin yanı sıra tarım ilaçları gibi çevresel etmenlerin Parkinson hastalığı ile yakından ilişkili olduğuna dikkat çekmektedir. Öte yandan Parkinson Hastalığında görülen bu hücresel kayıpların moleküler mekanizmaları günümüzde dahi hala tam anlamıyla aydınlatılamamıştır” dedi.
“Klinik ve klinik öncesi araştırmalara katkı sağlayacak”
Hastalık üzerinde yapılacak klinik ve klinik öncesi araştırmalardan elde edilecek yeni verilerin önemli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Yavaşoğlu, “Parkinson hastalığının ortaya çıkışında etkili mekanizmaların daha iyi anlaşılması ve tedavisinde yeni yaklaşımların tanımlanması oldukça önem taşımaktadır. Bu bağlamda tasarlamış olduğumuz ve Ege Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinatörlüğü tarafından desteklenen ÖNAP projemiz kapsamında, hücre içerisinde işlevini yitirmiş proteinlerin yıkımından sorumlu moleküler mekanizmaların düzenlenmesinde görev alan BRCC3 ve mitokondrial homeostazdan sorumlu GCN5 genlerinin nakavtının Parkinson Hastalığı üzerine etkilerini araştırmayı amaçladık. Şu an daha başlangıç aşamasında olan projemizin ilerleyen aşamalarında elde edeceğimiz veriler ve bu verilerin paylaşılacağı bilimsel makaleler ile Parkinson hastalığının ortaya çıkışında etkili moleküler mekanizmaların anlaşılmasına katkı sağlamayı hedefliyoruz. Buna ek olarak, çalışmamızın ilerleyen dönemlerde preklinik ve klinik faz çalışma aşamalarına geçmesi ve bu aşamalarda olumlu sonuçlar elde edilmesi ile hastalığın tedavisinde yeni yaklaşımlara katkı sağlayabilmek ise bir diğer hedefimizdir” diye konuştu.
Prof. Dr. Yavaşoğlu, “Bu çerçevede çalışmalarımıza devam ederken, başvurusunu yapmış olduğumuz benzer bir projemiz de Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı tarafından B Grubu Ar-Ge proje çağrısı kapsamında kabul edildi. Bu çalışmamızda ise nöronlarda inflamasyon ve programlanmış hücre ölümü gibi biyolojik süreçlerin regülasyonunda rol oynadığı bilinen PCAF gen nakavtının Parkinson hastalığının ortaya çıkışına neden olan moleküler mekanizmalar üzerine etkilerinin incelenmesini amaçladık. Parkinson hastalığının etiyolojisi ve tedavisinde yeni terapötik hedeflerin tanımlanmasını amaçladığımız bu çalışmalarımızda bizden desteklerini esirgemeyen Ege Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinatörlüğü’ne ve TÜSEB’e şükranlarımızı sunuyoruz” dedi.
Proje ekibinde Prof. Dr. Nefise Ülkü Karabay Yavaşoğlu, Doç. Dr. Fatih Oltulu, Doç. Dr. Çığır Biray Avcı, Doç. Dr. Nur Selvi Günel, Araş. Gör. Çevik Gürel, doktora öğrencileri Aylin Buhur, Gökçe Ceren Kuşçu ve Ebru Şancı yer alıyor.