Keşfedilen yeni yabani soğan türü literatüre kazandırıldı

 Egeli bilim insanları yeni türleri bilim dünyasına kazandırmaya devam ediyor

Keşfedilen yeni yabani soğan türü literatüre kazandırıldı

Ege Üniversitesi (EÜ) Botanik Bahçesi ve Herbaryum Araştırma ve Uygulama Merkezi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Yıldırım ve ekibi, yeni bir yabani soğan (allium) türünü bilim dünyasına kazandırdı.

Antalya’nın Alanya ilçesinde yaşayan ve bitkiler üzerine amatör çalışmalar yapan polis memuru Ahmet Tıraş, Alanya’nın Söğüt Yaylası civarı dağlık alanda 1750 metre rakımlarda farklı olduğunu düşündüğü bir Soğan türüne rastladı. Ahmet Tıraş, bitkiye ait detaylı fotoğrafları, EÜ Botanik Bahçesi ve Herbaryum Uygulama ve Araştırma Merkezi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Yıldırım’a ulaştırdı. Prof. Dr. Yıldırım, yaptığı araştırma sonucunda bitkinin literatürde kaydının olmadığını belirledi. Öğrencileri Seval Erdem ve doktora öğrencisi Tuğkan Özdöl  ile birlikte laboratuvar çalışmasının ardından hazırlanan bilimsel makale, Yeni Zelanda merkezli uluslararası hakemli dergi Phytotaxa’da yayımlandı. Bilim dünyasına kazandırılan bitkiye Türkçe isim olarak, “Alanya soğanı” adı verildi. Bitkinin bilimsel ismi keşfi yapan Ahmet Tıraş’a atıfla “Allium ahmet-tirasii Yıldırım” oldu.

EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, yeni yabani soğan türünü bilim dünyasına kazandıran Fen Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Yıldırım’ı tebrik ederek başarılar diledi.

“Alanya ve çevresi biyoçeşitlilik açısından oldukça önemli”

Prof. Dr. Hasan Yıldırım, Alanya soğanın keşfi ile Türkiye’de bulunan endemik soğan sayısının 113’e, Türkiye’deki soğan türünün de 228’e yükseldiğini belirtti.  ‘Yurttaş bilgin’ olarak nitelendirilen, farklı mesleklerden insanların doğa sevgisi ve keşif ruhu ile yaptıkları doğa gezileri sonucunda birçok yeni bitki türünün keşfedildiğini söyleyen Prof. Dr. Hasan Yıldırım, “Bunun en güzel örneklerinden biri de polis memuru Ahmet Tıraş’ın yıllardır Alanya ve yakın çevresinde yaptığı floristik ve keşif çalışmaları sonucunda Alanya soğanı’nı keşfetmesidir. Yurttaş bilgin dediğimiz kendilerini yetiştiren ve bilim insanları ile ortak çalışma yapan doğaseverler arttıkça ülkemiz doğası ve botanik bilimi adına çok önemli kazanımlar elde etmekteyiz. Halk ve bilim insanları arasında köprü görevi üstlenen yurttaş bilginlerin artması doğamızın korunmasında oldukça önemli bir rol oynamaktadır” dedi.