Ege Ajans

Ege Üniversitesi haber ajansı

Prof. Dr. Topsümer, “Özel günlere tüketime dayalı yeni anlamlar ve değerler yükleniyor”

Kapitalizmin Duygusal Yüzü: 14 Şubat Sevgililer Günü

Prof. Dr. Topsümer, “Özel günlere tüketime dayalı yeni anlamlar ve değerler yükleniyor”

Küreselleşen dünyanın vazgeçilmez ritüelleri haline gelen özel günler, çeşitli tüketim alışkanlıklarını da beraberinde getiriyor. Bu özel günlerden birisi olan ve her yıl 14 Şubat tarihinde kutlanan “Sevgililer Günü” de bireyleri tüketime yönlendiriyor. Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Füsun Topsümer, Sevgililer Günü ile ilgili “Kapitalizmin duygusal yüzü” benzetmesi yaparak özel günler ve tüketim alışkanlığı konusunda açıklamalarda bulundu.

Prof. Dr. Topsümer, “Özel günler, toplumların tarihsel, dini ve kültürel yapılarında önemli bir yer tutarken, kapitalizm bu günleri, tüketime dayalı yeni anlamlar ve değerler yükleyerek yeniden şekillendirmiştir. Her yıl bir takvimin içine yerleşen doğum günleri, sevgililer günü, anneler günü, yılbaşı gibi kutlamalar, bir zamanlar toplumsal dayanışma ve geleneksel değerlerle ilişkiliyken, günümüzde çoğunlukla piyasa mekanizmalarının yönlendirdiği ve ticari menfaatlerin ön planda olduğu etkinlikler haline gelmiştir. Özel günler, kapitalizmin tüketim toplumu yaratma hedefi doğrultusunda, bireylerin maddi ve manevi tatmin arayışını piyasa değerleriyle birleştiren semboller haline gelmiştir. Tüketim kültürünün getirdiği hediyeleşme, eğlence, seyahat ve diğer alışveriş pratikleri, bu günlerin anlamını dönüştürürken, bireyleri tüketim yapmaya yönlendiren güçlü bir araç haline gelmiştir” diye konuştu.

“Duygusal bağlar ekonomik faaliyetler haline geldi”

Özel günlerin bir statü gösterme yarışı haline geldiğini dile getiren Prof. Dr. Topsümer, “Aşkın ve sevginin hediye vermekle kanıtlandığı, her yıl düzenli olarak 14 Şubat tarihinde kutlanan Sevgililer Günü, diğer günlerde olduğu gibi tüketim eyleminin belirli bir zaman dilimine bölünerek özel gün adı altında tarihlenen  ‘kurgusal bir ritüel’ olma özelliği göstermektedir. Kapitalizmin, duygusal bağları ve toplumsal ilişkileri birer ekonomik faaliyet haline getirmesi, bu kutlamaların ne zaman, nasıl ve neden yapıldığını belirleyen yeni normlar yaratmıştır. Özel günler, zamanla sadece bir kutlama olmanın ötesinde, bireylerin kimliklerini, sosyal statülerini ve toplumsal rollerini pekiştiren ve gözler önüne seren ekonomik araçlara dönüşmüştür” dedi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir