Prof. Dr. Özsoy, “Kutuplardaki değişimler iklim felaketlerine yol açıyor”
TÜBİTAK MAM Başkanı ve Cumhurbaşkanlığı Yerel Yönetim ve Afet Politikalar Kurulu Üyesi Prof. Dr. Burcu Özsoy EÜ’ye konuk oldu
TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (MAM) Başkanı ve Cumhurbaşkanlığı Yerel Yönetim ve Afet Politikalar Kurulu Üyesi Prof. Dr. Burcu Özsoy, Ege Üniversitesine konuk olarak “Türkiye’de Kutuplar ve Ar-Ge” başlıklı bir konferans verdi. Fen Fakültesi Konferans Salonunda gerçekleşen etkinliğe EÜ rektör yardımcıları; Prof. Dr. İlkin Şengün, Prof. Dr. Mehmet Ersan, Prof. Dr. Devrim Bozkurt, senato üyeleri, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
Konferans öncesinde EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, Prof. Dr. Burcu Özsoy’u Rektörlük Binasında ağırladı. Prof. Dr. Budak, “Gerçekleştirilecek olan konferansta bilimsel birikimini ve ilham verici başarı yolculuğunu bizlerle paylaşacak olan Prof. Dr. Burcu Özsoy’a en içten teşekkürlerimi sunuyorum” diye konuştu.
Konferansın açılışında konuşan EÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlkin Şengün, “Kutup bölgeleri, özellikle Antarktika ve Arktik, dünya sistemlerinin dengesi açısından hayati önem taşımaktadır. Bu bölgelerdeki iklimsel, biyolojik ve jeolojik veriler, hem geçmişe dair önemli ipuçları sunmakta hem de geleceğe yönelik projeksiyonların doğruluğunu artırmaktadır. Dolayısıyla kutup araştırmaları yalnızca çevresel değil; aynı zamanda jeopolitik, ekonomik ve teknolojik boyutlarıyla da değerlendirilmelidir. Son 15 yılda Türkiye, kutup bilimlerinde dikkate değer bir ivme kazanmıştır. Özellikle 2017 yılında başlatılan Ulusal Kutup Bilim Programı, ülkemizin bu alanda sistematik bir vizyon geliştirmesine olanak sağlamıştır. TÜBİTAK MAM Kutup Araştırmaları Enstitüsü’nün koordinasyonunda yürütülen Antarktika seferleri, multidisipliner araştırmaların önünü açmış, bu süreçte 150’nin üzerinde bilim insanı kutup bölgelerinde aktif saha çalışmaları gerçekleştirmiştir” dedi.
“Kutup koşulları yenilikçi çözümleri zorunlu kılıyor”
Prof. Dr. Şengün, “Kutuplarda karşılaşılan ekstrem koşullar, malzeme bilimi, enerji sistemleri, lojistik ve yaşam destek teknolojileri açısından da yenilikçi çözümleri zorunlu kılmaktadır. Bu noktada disiplinlerarası yaklaşım, bilimin ilerlemesi için bir tercih değil, bir zorunluluk hâline gelmiştir. Bugünkü konferansın amacı da tam olarak budur: Kutuplarda bilimsel varlığımızı sadece korumak değil, ileri taşımak için gerekli olan Ar-Ge altyapılarını, insan kaynağını, teknolojik yetkinliği ve uluslararası iş birliklerini ortak bir zeminde ele almak, aynı zamanda, genç araştırmacılarımızın bu alana olan ilgisini artırmak, onları desteklemek ve sahaya entegre etmektir. Ege Üniversitesi olarak bizler, gerek sağlık, mühendislik ve fen fakültelerimizle gerekse çevre bilimleri ve enerji sistemleri alanında yürüttüğümüz projelerle bu vizyona katkı sağlamayı hedefliyoruz” diye konuştu.
Prof. Dr. İlkin Şengün’ün konuşmasının ardından katılımcılara “Kutuplardan Mesajınız Var” kısa filmi izletildi.
“2050’de sıcaklık artışı normalin 4 dereceye üzerine çıkacak”
Konuşmasında yaklaşık 20 yıldır kutuplarla ilgili çalışmalar yürüttüğünü dile getiren Prof. Dr. Burcu Özsoy, “İklim değişikliği konusunda araştırma yapmak üzere TÜBİTAK MAM koordinasyonunda seferler düzenliyoruz. Bu seferler he iki kutba da yapılıyor. Kutuplarda iklim değişikliği ve karbon ayak izinden sonra çok büyük değişimler yaşandı. Biz, bu değişimleri iklim felaketleri olarak yaşıyoruz. Tüm dünyadan bilim insanlarının bir araya gelerek oluşturdukları raporda, iklimde yaşanan sıcaklık artışlarının normalin 1,5 derece üzerinde olduğu belirtiliyor. Eğer önlem alınmazsa 2050’de bu değerin 4 dereceye çıkacağı ön görülüyor. Bu değişimden okyanusun içindeki canlılardan yüzeydeki canlılara bütün ekosistem ve yaşayan bütün parametreler etkilenecek. Buzul yapılarıyla ilgili bir uydu veri sistemi kurgulayarak buzulların yoğunlukları ile ilgili veriler topladık. Sadece 3 yıl içerisinde Kıbrıs büyüklüğünde buzun eridiğini, kendi istasyon verilerimizle ortaya koyduk” dedi.
“Dünyadaki tatlı su rezervinin yüzde 70’i Antarktika’da”
Antarktika kıtasıyla ilgili bilgiler veren Prof. Dr. Özsoy, “Antarktika, Türkiye yüzölçümünden yaklaşık 17 kat daha büyük bir alana sahip ve hiçbir dünya ülkesine ait değil. 53 bayrak tarafından yönetiliyor. Biz, Türkiye olarak gözlemci statüsünde yer alıyoruz. Sahadaki çalışmalarımız neticesinde bizim de danışman statüsünde yer almamıza yönelik bir engel kalmadı. Antarktika kıtası dünyanın yüzde 70 tatlı su rezervini barındırıyor. Yüzde 25 kadar da hidrokarbon rezervleri ve maden yatakları bulunuyor. Bu durum da bilimsel ve idari yönün ardında kıtanın ekonomik yönünü de ortaya çıkarıyor” dedi.
TÜBİTAK MAM’ın çalışmalarına değinen Prof. Dr. Özsoy, “TÜBİTAK MAM, Türkiye’nin köklü araştırma altyapısına ve insan kaynağına sahip bir kurumu. Enerji teknolojileri ve enerji sistemlerinin yenilenmesi ve yapay zekayla buluşturulmasına yönelik girişimler yapıyoruz. Gıda teknolojileri, biyoteknoloji ve gen çalışmaları, çevre alanlarında araştırma gruplarımız mevcut. Savunma sanayine yoğun projeler yapıyoruz” diye konuştu.
“Tüm branşlarda projelere açığız”
Akademisyenleri proje üretmeye çağıran Prof. Dr. Özsoy, “Ekstrem koşullara sahip olduğu için kutuplarda yapılan araştırmalar sadece mühendislik alanına değil aynı zamanda psikiyatri, sağlık, uzay çalışmaları alanında da yapılıyor. Kurum olarak kutuplar konusunda tüm branşlara açığız ve projeleri bekliyoruz. Her yıl seferlerimizde uluslararası bilim insanlarına yer veriyoruz. Dolayısıyla çeşitli ülkelerin istasyonlarıyla uluslararası ikili iş birliği çerçevesinde çalışabilirsiniz” dedi.
Prof. Dr. Burcu Özsoy, konuşmasının ardından katılımcılardan gelen soruları yanıtladı. Etkinlik sonunda Prof. Dr. İlkin Şengün, günün anısına Prof. Dr. Burcu Özsoy’a Ege Üniversitesinin 70. kuruluş yıl dönümüne özel olarak basılan hatıra pulunu hediye etti.
